Aile bireylerinin birbirlerine karşı sorumlulukları vardır. Bunların bilincinde olunması, ebeveynlerin çocuklarına çocukların da ebeveynlerine karşı sorumluluklarının göz ardı edilmemesi gerekir. Ama bunların önceliğinde aile içindeki tüm bireylerin sevgi doyumunda olmaları gerekir ki kalan tüm duygudurum halleri sağlıklı olsun ve birbirlerini anlamaları güçleşmesin.

Bir ailede tüm fertlerin birbirine sevgiyle bağlanması saygının ve sağlamlılığın çocuklara yansıtılması ile başlar. Sevgi doyumu anne ve babanın çocuğun gerektiği kadar yanında olmasıyla ve sevgisini hissettirmesiyle çocukta oluşur. Ebeveynlerin bunu gerçekten hissettirebilmesi, birbirleriyle olan ilişkilerinde hissettikleri sevgiyi ve güveni çocuklara olabildiğince yansıtmasıyla bağlantılıdır. Çocuklar sevgi verme ve göstermeye açık hale gelmeleri kolaydır. Böylece sevginin ve ilginin karşılığını vermeye de hazır olacaklardır. Ancak saygılı, iletişimleri güçlü ilişkiye sahip anne-babalar sağlıklı iletişim sağlayabilecek, ilişkiler yürütebilecek bireyler yetiştirebilir.

Beden Dili

İletişim günlük hayatımızda aslında ilk akla gelenin aksine beden dilinin sergilediğidir büyük oranda. Beden dilimizle daha samimi ve gerçekçi iletişimi sağlarız. Beden dilimizin sözlü ifadelerimizle örtüşmesi halinde karşımızdakiyle iletişimi anlaşılmasını istediğimiz gibi ve sağlam kurmuş oluruz.

Gerek çocukların birbiriyle gerek eşlerin birbiriyle, gerekse çocukların ve ebeveynlerin iletişiminde beden dilinin yanında dikkat edilmesi gereken unsurları şöyle sıralayabilirim;

  • Göz teması kurmak
  • Hoşgörülü ve önyargısız olmak
  • Yargılamadan ve suçlamadan dinlemek
  • Eleştirilere açık olmak
  • Ses düzeyini yerinde ayarlamak
  • İletişim halindeyken başka bir işle (akıllı telefon veya tablet dahil) meşgul olmamak

Başka önemli noktaysa kiminle iletişim kurulursa kurulsun saygıyı hakettiğine inanarak ve etkin dinlemektir. Ancak gerçekten dinlemeyi bilerek anlayabilir, anlanılanla anlatmak istenilen doğru bir biçimde aktarılabilir.

“Ben” Dili

Sağlıklı iletişim kurmanın önemli noktalarından biri de ‘ben dili’dir. Ben dili; kişinin merkezinden çıkıp, karşımızdaki insanın vicdanına ve yüreğine ulaşan dildir. Ben dilini kullanan kişi kendisi hakkında yaptığı değerlendirmeyi karşısındaki insanla paylaşmak ister. Kişinin karşısındaki insanı yargılamadan ve suçlamadan sadece kendi duygu ve düşüncelerini anlattığı bir dildir. Bu konuşma tarzı karşımızdaki insana kendisini değerli hissettirir. Ben dili ile kurulan cümleler yaşanan durumu, durumun ne düşündürdüğünü ve ne hissettirdiğini içerir. Bu sayede karşımızdaki insan yaşanan duygunun nedenini anlar ve daha sağlıklı bir iletişim ortaya çıkar.

İletişim ile ilgili bu kadar önemli detay varken aile fertlerinin birbirlerine aşırı müsamaha göstereceklerine inandıkları için genel olarak aile içindeki iletişim biçimi önemsenmez. Fakat dinlenilen kişi aile içinde anne, baba ya da çocuk ayırmaksızın dinlemenin önemi değişmemeli ve dikkat edilmelidir.

Hacire Nur Yıldız | Klinik Psikolog

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir