İnsanların birbirleriyle bağlı olmalarını sağlayan sebepler arasında neler olabilir diye düşündüğümüzde aklımıza pek çok şey gelmektedir. Güçlü bir ilişkinin temelinde kaliteli sohbetler vardır. Karşılıklı yapılan sohbetler insanları birbirlerine bağlayan düğümler gibidir. Evde, okulda, iş yerinde ve kalabalık ortamlarda bir araya geldiğimizde konuşur ve birbirimizi dinlemeye çalışırız. İlişkiler, taraflar arasındaki iletişimin kalitesi ile değerlendirilir ve en bilinen iletişim şekli konuşmalardır. Çoğu anne ve baba kendilerinin işini “konuşmak”, çocuklarınınkini de “dinlemek” olduğunu düşünerek, önemli bir yanılgıya düşerler. Bir ebeveynin çocuğu ile gerçek anlamda konuşması ve onu gerçek anlamda dinlemesi önemlidir.

Ebeveyn – Çocuk Bağı

Çocuklarımızla geçirdiğimiz yakın anlar hepimiz için paha biçilmezdir. Bağ kurmak bizim için olduğu kadar çocuklarımız için de gereklidir. Ebeveyn ile çocuk arasındaki bağ ne kadar erken ve güçlü kurulursa, çocuğun ilerideki insan ilişkileri o kadar sağlıklı olur. Ebeveynleriyle arasında güçlü bir bağ olduğunu hisseden çocuklar, ebeveynleriyle işbirliği yapmak isterler. Eğer ebeveynler çocukları için böylesine yoğun sevgi hissetmeselerdi, bırakın mücadele etmeyi, çocuklarının hayatta kalması için gerekli özverileri yapma konusunda dahi zorlanabilirlerdi.

Ebeveynlikte Sınır

Disiplin ebeveynliğin zorunlu bir yönüdür ve yetersiz disiplin çocuğun gelişiminde zararlı olabilir. Ebeveynler uygun sınırları belirleme ile çocuğun gelişim seviyesinin empatik kabulü arasında dengeyi bulmalıdır. Öte yandan ebeveyn disiplini aşırı sert, keyfi ve bencilce uyguladığında ise ebeveyn otoritesi meşruiyetini kaybeder. Çocuk otoriteyle düşmanca bir ilişki geliştirerek diğer otorite figürlerine karşı çıkabilir.

Tutumlarda Tutarlı Olmak

Çocuklara yönelik tutarlı bir tutumu sürdürmek birçok ebeveyn için zorlu bir süreçtir. Çocuklar kuralların neler olduğu ve sınırların nerede çizildiği konusunda çok açık mesajlara ihtiyaç duydukları için bu durum hayli zor olabilir. Üstelik kuralların tutarsız uygulanması kendi içinde problemlere yol açar. Örneğin, çocuğun istekleri karşısında ebeveynin ilk başta “hayır” dediği bir olay düşünelim. Eğer ebeveyn daha sonra çocuğun talepleri karşısında boyun eğer, durumu kabul ederse çocuk “hayır” cevabının “hayır” anlamına gelmediğini ve ebeveynlerini manipüle etmeyi öğrenir. Çocuk bir sonraki sefer “hayır” sözcüğüyle karşılaştığı zaman otomatik tepkisi, ebeveynin eninde sonunda boyun eğeceği beklentisiyle taleplerini artırmak olacaktır. Bu sebepten ötürü tutumlarda tutarlı olmak önemli bir yere sahiptir.

Verdiğiniz Öğütleri Uygulayın

“Onlara öğretmenin en güzel yolu, davranmaktır.”

Öğüt verme konusunda çocuğunuza karmaşık mesajlar veriyor olabilir misiniz? Bir yandan doğru-yanlışı anlatır, ona sınırlar koyar, önermelerde bulunurken, siz önerdiğinizin tam aksini uyguluyor olabilir misiniz? Çocuklar bebeklik döneminden itibaren anne ve babalarını taklit ederek ve kendisini onlarla özdeşleştirerek büyür. Çocuklar söylenenden çok yapılanı dikkate alır ve taklit ederler. Onlara öğretmenin en güzel yolu, davranmaktır.

Kültürden Kültüre Ebeveynlik

Bütün kültürlerde ebeveynlik sevgi, öğretme, disiplin ve kendini adama içerdiği halde, ebeveynliğin diğer yönlerinde kayda değer bir kültürel farklılık söz konusu olabilir. Genelde daha geleneksel, kolektivist kültürler (Asya ve Afrika gibi) karşılıklı bağlılık, otoriteye saygı ve davranış kontrolünü destekleyen ebeveynlik tarzlarını barındırır. Bireyci kültürler (Kuzey Amerika ve Kuzey-Batı Avrupa gibi) bağımsızlığı, daha az hiyerarşik ilişkileri ve kendini ifade etme konusunda daha çok özgürlüğü destekler. Kültürler fiziksel şefkat bakımından da farklılık gösterebilir. Örneğin Kuzey Avrupa kültürleri geleneksel olarak duygusal ifade ve fiziksel şefkat konusunda Güney Avrupa ülkelerine göre daha mesafelidir.

Tunahan Uzunmehmet | Psikolog

Kaynaklar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir